Son dakika: Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan NATO Zirvesi’nde önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesi nedeniyle bulunduğu Washington’da açıklamalarda bulunuyor. Erdoğan’ın açıklamaları özetle şöyle: Zirve programımızı tamamladık. İttifakımızın 75. yılında tarihi bir zirveyi daha başarıyla neticelendirdik. Başkan Biden ve ABD makamlarına ev sahiplikleri için müteşekkiriz. Rusya Ukrayna savaşında uluslararası hukuktan yana bir duruş sergiliyoruz. Yeni somut adımlar üzerinde mutabık kaldık. NATO’nun Ukrayna’ya eğitim girişimini onayladık. Kiev’e NATO kıdemli temsilcisi atanmasını kararlaştırdık. Türkiye bu savaşın sona ermesine yönelik gayretlerini ilk günden bu yana devam ettirmektedir. Adil bir barışın kaybedeni olmaz. Bu değerlendirmelerimi zirve boyunca paylaştım.

Krizlerin derinleştiği ve gerginliklerin arttığı bir dönemdeyiz. Türkiye’nin sorumluluklarını yerine getirdiğini vurguladım. İttifaka en fazla katkı sağlayan ülkelerden biriyiz. Alınan kararların tatbik edilmesi ittifakın bütünlüğü açından önem arz ediyor. Ülkemizin beklentilerini yeniden tekrarladım. Zirvelerde aldığımız kararları da takip etme fırsatımız oldu. NATO’nun terör ile mücadele belgesini geçen sene güncellenmiştik. Teröre karşı mücadelede müttefikler arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiğini görüyoruz. DEAŞ ile göğüs göğüse çarpışan tek NATO ülkesiyiz. NATO’nun tespit ettiği 2 temel tehditten biri olan terörle mücadelede müteffiklerimizden destek bekliyoruz.Bazı müttefiklerimizin, bilhassa terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD/YPG’yle kurdukları çarpık ilişkiyi kabul etmemiz mümkün değildir.

NATO’nun güneydeki ortaklarıyla çok daha yakın koordinasyon içinde bulunması gerektiği kanatindeyiz. Gazze’de 7 Ekim’den bu yana büyük bir katliam yaşanıyor. 40 bine yakın masum insan İsrail’in saldırılarında hayatını kaybetti. Tüm temaslarımda buna dikkat çektim. İsrail Filistin meselesine kalıcı çözüm getirmeden barıştan söz edilemez. Netanyahu yönetimi, yayılmacı ve pervasız politikalarıyla sadece kendi vatandaşlarının değil, tüm bölgenin güvenliğini tehlikeye atmaktadır Karşımızda hiçbir hukuk nizam tanımayan bir yapı vardır. İsrail’e askeri desteğin sürdürülmesi kabul edilemez. Kendi topraklarında acı çeken Filistin’in kendi devletlerini sahip olması gerçekleşmeden kalıcı barıştan bahsedilemez.